-
Continue reading →: “Sound of Silence” ya da “Sessizliğin sesi”….
Bu defa, 1960 ve 1970′ li yılların gençliğinin, uzunca bir dönem beğenisini kazanan bir müzik parçasına kulak vereceğiz. Bu parçayı özel yapan iki şey, verdiği mesaj ve onu üreten sanatçılar. Paul Frederic Simon, 1941 yılında New Jersey ABD’ de dünyaya gelmiş. Göçmen bir ailenin çocuğu olan Simon’ ın iki merakı…
-
Continue reading →: What a wonderful life…
Bu defa bir başka dünya klasiği müzik parçası ile blogumdayım. 1960′ lı yılların ikinci yarısında, George Douglas takma adıyla jazz müziği üreten Bob Thiele’ nin ekibi ve şarkı yazarı George David Weiss tarafından yazılan bu şarkıdan beklenti, o zamanlar Amerika’ da ünlü olan ve jazz müziğin efsane ismi Louis Armstrong‘…
-
Continue reading →: “Tango to Evora” ya da “Çok uzaklarda…”
Şarkı sözü yazarı, besteci, müzisyen Loreena McKennitt, orijinal parçayı yazıp bestelemiş ve seslendirmiş. The Visit isimli albümde yer alan bu parça, 1991 yılında yayınlanmış ilk kez. Conjunto Berretin de söylemiş, ülkemizde Nilüfer seslendirmiş, komşuda Haris Alexiou, sözlerini kendi yazdığı “To tango Tis Nefelis” ya da “Nefeli’s Tango” adıyla okumuş. Bu…
-
Continue reading →: “The music played” ya da “Boş sokak”…
Mike Hawker ile Udo Jürgens tarafından yazılan ve Matt Monro tarafından söylenen, George Martin’in müzik dünyasına soktuğu “The music played” şarkısının ezgisi, çoğumuzun kulaklarından hiç silinmemiştir. 24 Mayıs 1968 tarihinde ilk kez yayınlanan şarkı, gerçek adı Terrence Edwars Parsons olan İngiliz şarkıcı Matt Monro’ ya ün katmış ve şarkıcı, 1950…
-
Continue reading →: Bodrum, Bodrum…
Nasıl anlatsam, nerden başlasam, mmmm…..Bodrum Bodrum, Bodrum Bodrum Duygu, biraz duygu, bütün isteğim buyduBiraz deniz, biraz uyku, bütün isteğim buyduBodrum Bodrum, Bodrum Bodrum Nasıl anlatsam, nerden başlasamKaç kişiydik o zaman bak, kaç kişi kaldı şimdiBodrum Bodrum Bir zamanlar aşık olmuştum, ama şimdi ismi neydi unuttumBodrum Bodrum, Bodrum Bodrum Duygu, biraz…
-
Continue reading →: My Way…
“Benim Yolum…” Yaşarken yürüdüğümüz yol çok önemlidir. Çocukluk çağında çok farkında olmadığımız bu olgu, o sıralarda ailemizde ve okulumuzda aldığımız eğitimle biçimlenmeye başlar. Genellikle ergenlik çağımızda üzerinde yürümekte olduğumuz yolu hissetmeye başlarız. Bundan sonra da yolumuzun nasıl şekilleneceği, nerelerden geçeceği, manzarası, hedefi, uzunluğu vb konular yavaş yavaş zihnimizi doldurmaya başlar.…
-
Continue reading →: “Can’t Help Falling in Love with You”, Los Angeles ve Elvis Presley
Önce yeni konumuza kısa bir merhaba… Dünyamız hızla dönmeye devam ediyor ve giderek artan bir ivmeyle yeni oluşumlara doğru evriliyor. İnsanlar kendi kontrollerinde olmaksızın geldikleri dünyadaki kısacık yaşamlarında, bazen isteyerek, bazen de mecbur kalarak birşeyler öğrenip büyüyor, ömürleriyle olabildiğince orantılı bir takım hedefler koyuyor, üretiyor, çoğalıyor, tüketiyor, geziyor, eğleniyor, kısacası…